ASELSAN ve TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi (ETÜ) iş birliğiyle 24 Kasım 2022’de kurulan Kuantum Teknolojileri Araştırma Laboratuvarı (KUANTAL), Türkiye’nin ilk kuantum bilgisayarını geliştirerek teknoloji dünyasında önemli bir adım attı. Proje, ülkenin kuantum teknolojileri alanındaki iddiasını güçlendiriyor.
Projede yer alan uzmanlar, kuantum bilgisayar çalışmalarının detaylarını paylaştı. ASELSAN Radar Programları Direktörü Yusuf Bora Kartal, ilk çiplerin yurt dışında prototiplendirildiğini ve KUANTAL‘da geliştirilen 5 kubitlik kuantum bilgisayarın üniversite-sanayi iş birliğine örnek teşkil ettiğini belirtti.
Kartal, kuantum bilgisayarların işlem gücündeki artışın yanı sıra, çözülemeyen problemlere yeni çözümler sunacağını vurguladı. Ayrıca, kuantum çiplerinin üretiminde dünyada sadece birkaç ülkenin aktif olduğunu ve Türkiye’nin bu alanda kendi çiplerini üretme yolunda ilerlediğini ifade etti.
Dışa Bağımlılığı Azaltacak Bir Adım
TOBB ETÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ünlü, kuantum teknolojilerinin geliştirilmesi için mühendisliğin farklı disiplinlerinin bir araya getirilmesi gerektiğini belirtti. Ünlü, entegre devre üretiminin dünya için kritik öneme sahip olduğunu ve Türkiye’nin bu alanda yatırım yapması gerektiğini söyledi. Kuantum teknolojilerinin, geleneksel çip üretimine kıyasla daha düşük maliyetli bir altyapı gerektirdiğini ve bu durumun Türkiye için büyük bir fırsat olduğunu vurguladı.
Prof. Dr. Ünlü, kuantum teknolojilerinde yer almanın Türkiye’nin dışa bağımlılıktan kurtulması için hayati önem taşıdığını belirtti. Ayrıca, üniversitelerin tasarım kabiliyetinin kuantum teknolojisini ileri taşıdığını, ancak üretim altyapısıyla bağlantının sürdürülmesi gerektiğini ifade etti.
Küresel Rekabette Yeni Bir Fırsat
TOBB ETÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Bozbey, kuantum teknolojilerinin dünyada hızla yükselen bir trend olduğunu ve Türkiye’de bu alandaki çalışmaların ivme kazandığını belirtti. Bozbey, yürütülen çalışmaların Türkiye için örnek bir model oluşturduğunu ve küresel rekabette önemli bir avantaj sağlayacağını söyledi.
Türkiye’nin kuantum teknolojileri alanında attığı bu adımlar, hem savunma sanayii hem de diğer sektörler için büyük bir potansiyel taşıyor. Bu gelişmeler, ülkenin teknoloji sahnesindeki iddiasını daha da güçlendiriyor.