Tüketiciler Haklarını Bilmelidir: Fişte Her Yazılan Ücret Ödenmeli mi?
Türkiye’de restoranlarda kuver ve servis ücretlerinin eklenmesi sonrasında, şarj ücreti talep edilmesi tartışma konusu oldu. Kuver ve servis ücretleri sözleşmelerde açıkça belirtilse de, bu uygulamaların yasal olup olmadığına dair endişeler mevcut. İstanbul Kadıköy’de bir restoranın 45 TL şarj ücreti istemesi, bu durumu daha da gündeme getirdi. Bir telefonun şarj olması için gerekli olan 1 kilovatsaat elektrik, ortalama 5-6 TL’ye mal olmaktadır. Bu nedenle talep edilen şarj ücreti oldukça fahiş olarak değerlendiriliyor. Tüketici Kanunu, bu tür ücretlerin açık bir şekilde belirtilmesi gerektiğini vurgulamaktadır.

AÇIK ŞEKİLDE BELİRTİLMELİ
Konu hakkında görüşlerini paylaşan Tüketici Konfederasyonu Başkan Vekili Avukat İbrahim Güllü, “Restoran ve kafelerdeki servis, masa, kuver gibi adisyonlara yansıyan hukuksuz uygulamalara şimdi de şarj ücreti eklendi. Restoranların şarj ücreti istemesi hukuka aykırıdır. Bir telefonun şarjı için harcanan elektrik miktarı ne kadardır ki, bu fatura olarak talep ediliyor? Bu uygulama hukuki değil. Fiyat etiketi gereği, istenilecek kalemlerin menüde açıkça gösterilmesi şarttır ve bu, tüketiciyi bilgilendirmek amacıyla yapılmıştır. Aksi halde, işletmenin yazdığı her şeyin talep edilebileceği anlamına gelmez. Eğer tabelada veya şarj makinesinde ücret ödeneceği belirtilmemişse, bu ücretin alınması mümkün değildir. Şarj ücreti alınacağı yazılmışsa, birim fiyatı nedir ve kim tarafından belirlenecektir, bu husus da belirsizdir.” dedi.

TÜKETİCİLER NE YAPMALI?
Peki, şarj bedeli ödeyen bir tüketici ne yapmalı? Güllü, bu soruya şöyle yanıt verdi:
“Şarj bedeli ödeyen tüketici, bu durumu belgeleyen fiş ile Tüketici Hakem Heyeti’ne başvurup, şarj bedelinin iadesini talep edebilir. İşletmenin faaliyet konusu ile şarj etme arasında bir bağlantı bulunmamaktadır. Faaliyet alanı dışında bir işletmenin bu tür hizmetleri sunması mümkün değildir.
Şarj ücreti talep edilmesi gibi uygulamalar, işletmelerin müşteri kaybına uğramasına ve itibarlarının zedelenmesine yol açabilir. Tüketiciler, bu tür işletmelere tepki göstererek bir daha o mekâna gitmemeyi tercih edeceklerdir. İşletmenin haksız kazanç sağlayıcı uygulamalarla anılması, o işletmenin kapanmasına kadar gidebilecek olumsuz sonuçlar doğurabilir. Müşteri çekmek amacıyla yapılan bu tür uygulamalar, işletme için kötü bir yönetim anlayışını ortaya koymaktadır.”
“ESNAFLIK ANLAYIŞINA SIĞMAZ”
İstanbul Kadıköy’de bir kafe işleten Başar Aksoy, mekanında alkollü ve alkolsüz birçok içecek sunduklarını belirterek, “Müşterilerden bugüne kadar servis ücreti veya şarj ücreti istemedik. Bizim semtimizde bu tür ücretlerin talep edilmesi şaşırtıcı. Dileyen müşterimiz telefonunu şarj edebilir, zaten çoğu masanın altında şarj etme yerleri mevcut. Bu uygulama, esnaflık anlayışına uygun değildir. Ayrıca, müşterilerimizin çoğu öğrenci olduğundan, böyle ek ücretler istemekten utanırız.” şeklinde konuştu.


