Trump yönetimi, Salı günü Constellation Energy şirketine, Üç Mil Adası’ndaki bir nükleer reaktörü yeniden başlatmak üzere 1 milyar dolarlık bir kredi vereceğini duyurdu.
Enerji şirketi, geçen yıl Microsoft’un 835 megavat kapasiteli santralin ürettiği tüm elektriği 20 yıl boyunca satın almayı taahhüt etmesinin ardından reaktörü yeniden açmayı planladığını belirtti. Constellation, projenin toplam maliyetinin 1.6 milyar dolar olacağını tahmin ediyor ve yenileme çalışmalarını 2028’de tamamlamayı hedefliyor.
Microsoft’un Constellation ile yaptığı anlaşmanın şartları açıklanmadı. Jefferies analistleri, teknoloji devinin 20 yıllık anlaşma süresince megavat-saat başına yaklaşık 110 ila 115 dolar ödemesi gerektiğini tahmin ediyor.
Bu maliyet, yeni bir nükleer santralin inşaat maliyetinden daha düşük, ancak rüzgar, güneş ve jeotermal enerjiye kıyasla oldukça yüksek bir prim anlamına geliyor. Lazard tarafından yapılan enerji maliyetleri karşılaştırmasına göre, 24/7 elektrik sağlamak için büyük ölçekli bataryalarla donatılmış rüzgar ve güneş projeleri bile daha ucuz.
Buna rağmen, teknoloji şirketleri, veri merkezleri ve yapay zeka projeleri için enerji taleplerinin artmasıyla son zamanlarda nükleer enerjiye ilgi göstermeye başladı. Bu yaz, Microsoft’un rakibi Meta, Constellation ile 1.1 gigawatt kapasiteli bir nükleer santralin “temiz enerji özelliklerini” satın alma anlaşması imzaladı.
Üç Mil Adası’nda yeniden başlatılan reaktör, 1979’da eriyen ünlü Unit 2 değil. Aksine, 1974’te devreye alınan ve 2019’da düşük maliyetli doğalgaz nedeniyle kârlılığını kaybederek kapatılan Unit 1’dir.
Kredi, Enerji Bakanlığı’nın Temiz Enerji Teknolojilerini desteklemek amacıyla 2005 yılında kurulan Kredi Programları Ofisi (LPO) aracılığıyla sağlanmaktadır.
LPO, en çok, büyük buhran sırasında iflas eden Solyndra adlı bir ABD güneş enerjisi girişimine verdiği krediyle tanınır. Ancak uzmanlar, LPO’yu genel olarak başarılı bir program olarak değerlendiriyor ve geri ödemeler sonrasında %3.3’lük bir temerrüt oranına sahip olduğu bildiriliyor. Örneğin, Tesla, bu program kapsamında 2010 yılında 465 milyon dolarlık bir kredi aldı ve 2013’te geri ödedi.
Geçtiğimiz ay, LPO, federal fonları kullanarak yaklaşık 5,000 mil elektrik iletim hattının iyileştirilmesi için American Electric Power’a 1.6 milyar dolarlık bir kredi verdi.
Biden yönetimi sırasında kabul edilen Enflasyon Azaltma Yasası, LPO altında Enerji Altyapı Yeniden Yatırım Programı olarak bilinen başka bir fon oluşturdu. Bu program, mevcut enerji santrallerinin çalıştırılmasını ve kirleticileri veya sera gazı emisyonlarını azaltmalarını sağlamak amacıyla oluşturulmuştur. Trump yönetimi, bu programı büyük ölçüde koruyarak Enerji Dominansı Finansman Programı olarak yeniden markalaştırdı.
Enerji Bakanlığı’nın yaptığı basın açıklamasında, yanlışlıkla EDF Programı’nın, Çalışan Aileler Vergi İndirim Yasası kapsamında oluşturulduğu belirtiliyor. Ancak gerçekte, One Big Beautiful Bill Act altında yetkilendirilmiştir.
