Day One Ventures kurucusu Masha Bucher: Neden her girişimci bir influencer olmalı?

Girişimciler için yeni gerçek: Herkes bir influencer olmak zorunda

Teknoloji baş döndürücü bir hızla ilerlerken, toplum ve geleneksel iletişim yöntemleri bu değişime ayak uydurmakta zorlanıyor. İşte bu noktada, Masha Bucher’ın kurduğu Day One Ventures, yalnızca sermaye sağlayan klasik bir fon olmanın ötesine geçerek, girişimcilere PR ve görünürlük konusunda da doğrudan destek veriyor.

Yatırım + PR: Day One Ventures’ın farkı

Bucher, kurduğu fonun merkezine, teknoloji ile toplum arasındaki açığı kapatma fikrini koyuyor. Bunu da yalnızca yatırım yapmakla değil, aynı zamanda portföyündeki girişimlerin sesini duyuracak iletişim stratejileri kurarak başarıyor. Amaç, yalnızca para toplamak değil; aynı zamanda şirketlerin yoğun bilgi ve içerik kalabalığı içinde gerçekten öne çıkmasını sağlamak.

Day One Ventures, bugüne kadar World, Superhuman ve Remote.com gibi dikkat çeken şirketlere erken aşamada destek verdi. Fonun portföyünde, değeri çok milyar dolara ulaşan 12 şirket bulunuyor. Bu tablo, doğru sermaye ile doğru hikâye anlatımının birleştiğinde neler mümkün olabileceğini gösteriyor.

‘Klasik PR bozuldu’ diyen yatırımcı

Masha Bucher, konuk olduğu Equity podcast’inde, neden geleneksel PR yaklaşımının artık yeterli olmadığını anlattı. Ona göre bugünün dünyasında yalnızca basın bülteni göndermek ya da birkaç röportaj ayarlamak, bir girişimi büyütmek için yeterli değil. Girişimcilerin, markalarının en güçlü sözcüsü haline gelmesi gerekiyor.

Kurucuları seçerken neye bakıyor?

Bucher, yatırım yapacağı kurucuları seçerken yalnızca ürün veya pazar potansiyeline değil, aynı zamanda o kişinin hikâyesini nasıl anlattığına da dikkat ediyor. Çünkü ona göre, güçlü bir vizyona sahip olmak kadar, bu vizyonu insanlara aktarabilmek de kritik bir yetenek.

Neden her girişimci ‘online’ olmalı?

Bucher’a göre, artık her startup kurucusunun dijital dünyada sürekli varlık göstermesi gerekiyor. Yani bir anlamda, her kurucu bir influencer gibi düşünmek zorunda:

• Şirketin misyonunu ve değerlerini doğrudan kitlelere anlatmak
• Hem müşteriler hem yatırımcılar nezdinde güven inşa etmek
• Rekabetin yoğun olduğu pazarda farklı bir ses oluşturmak

Bucher, bu yaklaşımın, özellikle erken aşama şirketler için büyük bir kaldıraç etkisi yarattığını savunuyor. Artık yalnızca iyi bir ürün geliştirmek değil, o ürünün hikâyesini tutarlı ve etkileyici biçimde anlatmak da başarı için vazgeçilmez.