Supabase, milyon dolarlık kurumsal anlaşmaları reddederek 5 milyar dolar değerlemeye ulaştı
Vibe coding rüzgârı ve Supabase’in yükselişi

Vibe coding yaklaşımı yazılım dünyasını hızla dönüştürürken, sahnenin önündeki popüler uygulamalar kadar onların arkasındaki altyapı girişimleri de büyük kazanımlar elde ediyor. Bu dalganın en dikkat çekici oyuncularından biri, açık kaynak veritabanı platformu Supabase oldu.
Geliştiriciler arasında kısa sürede bir tür “varsayılan arka uç” haline gelen Supabase, vibe coding ekosisteminin gözdesi haline gelirken; bu yaklaşımı benimseyen Lovable ve Replit gibi platformlarla birlikte anılır oldu.
Supabase 5 milyar dolar değerlemeye nasıl ulaştı?
Supabase, yakın zamanda 100 milyon dolar yatırım alarak 5 milyar dolarlık değerlemeye ulaştı. Bu tur, şirketin sadece birkaç ay önce 200 milyon dolarlık yatırım ile 2 milyar dolar değerlemeye ulaşmasından sonra geldi. Böylece girişim, kısa sürede değerlemesini katlayarak yatırımcıların güvenini pekiştirmiş oldu.
Supabase’i öne çıkaran en önemli unsur, açık kaynaklı PostgreSQL tabanlı veritabanı altyapısını, geliştiricilerin hızla entegre edebildiği modern araçlarla birleştirmesi. Vibe coding odaklı geliştiriciler, karmaşık kurulum ve ağır kurumsal süreçler yerine, hızlıca prototip üretip ölçekleyebilecekleri bir arka uç çözümüne yöneliyor. Supabase tam da bu ihtiyacı hedefliyor.
Milyon dolarlık anlaşmaları reddeden strateji
Supabase’in kurucu ortağı ve CEO’su Paul Copplestone, büyüme stratejisinde dikkat çekici ve cesur bir yol izliyor. Derin cepli, büyük kurumsal müşterilerden gelen milyon dolarlık sözleşme tekliflerini sıklıkla geri çevirdiğini açıkça dile getiriyor.
Bunun nedeni, bu tür anlaşmaların genellikle ürünü ağırlaştıran, genel vizyonla çelişen ve geliştirme yol haritasını kurumsal müşterilerin özel isteklerine göre şekillendiren yoğun ve talepkâr gereksinimler içermesi. Copplestone, kısa vadeli yüksek gelir yerine, ürün vizyonuna sadık kalmayı ve geniş geliştirici kitlesini merkeze alan bir strateji izlemeyi tercih ediyor.
Onun bakış açısına göre, Supabase ekibi kendi ürün vizyonuna tutarlı biçimde devam ederse, dünya eninde sonunda bu vizyona uyum sağlayacak. Şu ana kadarki büyüme rakamları, bu iddialı stratejinin işe yaradığını gösteriyor.
Vibe coding, geliştiriciler ve veritabanı devleri için ne anlama geliyor?
Copplestone, katıldığı bir teknoloji podcast’inde Supabase’in yükselişini ve bunun daha geniş ekosistem için ne ifade ettiğini anlattı. Söyleşide özellikle üç başlık öne çıktı:
1. Geliştiriciler için: Hız, esneklik ve açık kaynak
Vibe coding yaklaşımında geliştiriciler, fikirden canlı ürüne mümkün olan en kısa sürede geçmek istiyor. Supabase gibi açık kaynak ve geliştirici dostu platformlar, klasik kurumsal veritabanlarına göre:
- Daha düşük giriş bariyeri,
- Daha hızlı prototipleme imkânı,
- Topluluk tarafından zenginleştirilen eklenti ve entegrasyonlar
sunarak bu ihtiyaca doğrudan cevap veriyor.
2. Altyapı girişimleri için: Odaklanmış ürün stratejisi
Supabase örneği, altyapı girişimlerinin her gelen büyük müşteri talebine uyum sağlamak yerine, ortak bir ürün vizyonuna odaklanarak da milyar dolarlık değerlere ulaşabileceğini gösteriyor. Girişim, “herkese özel çözüm” yerine, genel kullanıma mükemmel uyum sağlayan tek bir güçlü platform inşa etmeye çalışıyor.
3. Veritabanı devleri için: Sarsılan hâkimiyet
Yıllardır veritabanı pazarını kontrol eden geleneksel devler, artık yalnızca büyük kurumsal lisans anlaşmalarıyla oyunu yönetemiyor. Vibe coding ve açık kaynak odaklı yeni nesil çözümler, bu hâkimiyeti sorguluyor. Supabase gibi platformlar, özellikle start-up’lar ve bireysel geliştiriciler arasında yeni bir standart haline gelme yolunda ilerliyor.
Sonuç: Kısa vadeli gelir yerine uzun vadeli topluluk
Supabase’in hikâyesi, teknoloji dünyasında büyümenin sadece büyük kurumsal sözleşmelerle değil, topluluk odaklı, açık kaynak ve ürün vizyonuna sadık bir stratejiyle de mümkün olduğunu gösteriyor. Milyon dolarlık anlaşmaları bile reddeden bu yaklaşım, şirketi kısa sürede 5 milyar dolarlık değerlemeye taşıyarak, yazılım dünyasında yeni nesil altyapı girişimlerine ilham veriyor.







