Teknoloji

Perplexity Savunucuları Artıyor, Cloudflare’ın Eleştirilerine Tepkiler Geliyor

Cloudflare geçtiğimiz günlerde, AI arama motoru Perplexity‘yi, web sitelerinden içerik çalmakla ve tarama kısıtlamalarını hiçe saymakla suçladı. Ancak bu olay, yalnızca bir AI kötü davranışı olarak değerlendirilemeyecek kadar karmaşık bir durumu ortaya çıkardı. Bu tartışma, AI ajanlarının internet ortamını doldurmasıyla daha da belirginleşen bir soruyu gündeme getiriyor: Bir AI ajanı, kullanıcı adına bir web sitesine eriştiğinde, bu durum kullanıcı tarafından doğrudan siteye gitmekle aynı şey midir?

Birçok kişi Perplexity’yi savunarak, bu tür bir erişimin tartışmalı olsa da kabul edilebilir olduğunu öne sürdü. Bu tartışma, AI ajanları interneti işgal ettikçe daha da büyüyecektir. Kullanıcı adına bir web sitesine erişen bir ajan, bir bot gibi mi yoksa insan gibi mi değerlendirilmelidir?

Cloudflare, milyonlarca web sitesine güvenlik ve performans hizmetleri sunan bir şirket olarak, bu durumu ele almak için yeni bir web sitesi kurarak, Perplexity’nin bilinen AI tarayıcı botlarını engelleyen bir robots.txt dosyası oluşturdu ve ardından Perplexity’den bu sitenin içeriği hakkında bilgi aldı. Perplexity, bu soruya yanıt verdi.

Cloudflare araştırmacıları, Perplexity’nin, kendi web tarayıcısının engellenmesi durumunda, “Google Chrome’u taklit eden genel bir tarayıcı” kullandığını tespit etti. Cloudflare CEO’su Matthew Prince, bu araştırmayı sosyal medya platformu X‘de paylaşarak, “Bazı ‘saygın’ AI şirketleri, Kuzey Koreli hackerlar gibi davranıyor. Onları ifşa etme ve engelleme zamanı geldi.” ifadelerini kullandı.

Ancak birçok kişi, Prince’in bu durumu kötü bir davranış olarak değerlendirmesine katılmadı. Perplexity’yi savunanlar, Cloudflare’nin belgelemiş gibi göründüğü durumun, AI’nın kullanıcıları adına belirli bir kamu web sitesine erişmesi olduğunu belirttiler. Bir Hacker News kullanıcısı, “Eğer ben bir insan olarak bir web sitesi talep ediyorsam, içeriği görmeliyim.” şeklinde yorum yaptı.

Perplexity sözcüsü, daha önce TechCrunch’a bu botların kendilerine ait olmadığını ve Cloudflare’nin blog yazısını bir satış pazarlama stratejisi olarak nitelendirdi. Ardından Perplexity, Cloudflare’ı eleştirerek, bu davranışın zaman zaman kullandıkları bir üçüncü taraf hizmetten kaynaklandığını belirten bir blog yazısı yayımladı.

Perplexity’nin blog yazısının özünde, çevrimiçi savunucularının dile getirdiği bir benzer talep bulunuyordu. Yazıda, “Otomatik tarama ile kullanıcı odaklı erişim arasındaki fark sadece teknik değil, aynı zamanda açık web üzerindeki bilgilere kimin erişim hakkı olduğu ile ilgilidir.” ifadesi yer aldı. Bu tartışma, Cloudflare sistemlerinin gerçek AI asistanları ile gerçek tehditler arasında ayırım yapma konusunda yetersiz olduğunu ortaya koyuyor.

Perplexity’nin eleştirileri de tamamen adil değil. Prince ve Cloudflare, Perplexity’nin yöntemlerini eleştirirken, OpenAI’nin aynı şekilde davranmadığını savundu. OpenAI’nin, robots.txt dosyasına saygı gösterdiği ve engelleme direktiflerini aşmaya çalışmadığı belirtiliyor. Bu durum, AI şirketleri arasında bir standart oluşturma çabası olarak değerlendiriliyor.

Bu tartışmalar, bot faaliyetlerinin interneti yeniden şekillendirdiği bir dönemde yaşanıyor. Önümüzdeki dönemde, AI tabanlı trafik oranının artmasıyla birlikte, web yöneticileri bu tür etkinlikleri engellemeye çalışacaklardır. Ancak AI ajanlarının yaygınlaşması, bu tür engellemelerin olası etkilerini de sorgulatıyor. Kullanıcıların AI ajanları aracılığıyla web sitelerine erişim sağlaması, içerik sahiplerinin iş çıkarlarıyla çelişebilir. Bu noktada, internetin geleceği açısından önemli bir tartışma ortamı oluşuyor.

World EDU Türkçe Editör

General Editor - Soru ve Eleştirileriniz için İLETİŞİM kısmından bağlantı kurabilirsiniz.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu