Teknoloji

Yapay Zeka Balonu Üzerine Farklı Bir Bakış Açısı

Teknoloji balonları genellikle kıyamet senaryolarıyla ilişkilendirilse de, durum her zaman bu kadar ciddi olmak zorunda değil. Ekonomik açıdan, bir balon, talebin üzerinde kalan bir arzın oluşturduğu bir durumdur.

Sonuç olarak: Her şey ya da hiçbiri değil ve iyi görünen yatırımlar bile, dikkatli olunmadığında kötü bir hal alabilir.

Yapay zeka balonu sorusunun karmaşık olmasının nedeni, AI yazılım geliştirme hızının yanı sıra, veri merkezlerinin inşası ve çalıştırılması arasındaki uyumsuz zamanlamalardır.

Bu veri merkezleri yıllar alarak inşa edildiğinden, şimdi ile çevrimiçi hale geldiklerinde pek çok şeyin değişmesi kaçınılmazdır. AI hizmetlerini destekleyen tedarik zinciri o kadar karmaşık ve dinamik ki, birkaç yıl sonra ne kadar tedarik gerekeceğine dair net bir tahminde bulunmak zordur. Bu sadece 2028’de insanların AI’ı ne kadar kullanacağı meselesi değil; aynı zamanda nasıl kullanacakları ve bu süreçte enerji, yarı iletken tasarımı veya güç iletimi alanında herhangi bir atılımın olup olmayacağıdır.

Böylesine büyük bir yatırımın riskleri de çok fazladır; ve AI yatırımları gerçekten de oldukça büyüyor.

Geçtiğimiz hafta, Reuters, New Mexico’daki bir Oracle bağlantılı veri merkezi kampüsünün 20 banka konsorsiyumundan 18 milyar dolara kadar kredi çektiğini bildirdi. Oracle, Open AI ile birlikte 300 milyar dolarlık bir bulut hizmeti anlaşması imzaladı ve şirketler, “Stargate” projesi kapsamında toplam 500 milyar dolarlık AI altyapısı oluşturmak için Softbank ile iş birliği yaptı. Meta ise, ön plana geçmek istemeyerek, önümüzdeki üç yıl içinde altyapıya 600 milyar dolar harcamayı taahhüt etti.

Tüm büyük taahhütleri takip ediyoruz ve bu süreçteki yoğunluk, durumu takip etmeyi zorlaştırıyor.

Aynı zamanda, AI hizmetlerine olan talebin ne kadar hızlı artacağına dair gerçek bir belirsizlik var.

Techcrunch etkinliği

San Francisco | 13-15 Ekim 2026

McKinsey’nin geçen hafta yayımlanan bir anketi, önde gelen firmaların AI araçlarını nasıl kullandığını inceledi. Sonuçlar karışık. İletişim kurulan neredeyse tüm işletmeler bir şekilde AI kullanıyor, ancak çok azı bunu gerçek ölçekte gerçekleştiriyor. AI, şirketlerin belirli kullanım alanlarında maliyetleri düşürmelerine olanak tanırken, genel iş süreçlerinde büyük bir etki yaratmamaktadır. Kısacası, çoğu şirket hâlâ “bekle-gör” modunda. Eğer bu şirketlerin veri merkezinizden alan satın almasını bekliyorsanız, uzun bir bekleyişe hazırlıklı olmalısınız.

Ancak, AI talebinin sonsuz olması durumunda bile, bu projeler daha basit altyapı sorunları ile karşılaşabilir. Geçtiğimiz hafta, Satya Nadella, dinleyicileri şaşırtarak veri merkezi alanının azalmasından daha çok endişe duyduğunu söyledi. (Kendisi, “Bu bir çip tedarik sorunu değil; bağlayacak sıcak kabinim yok.” diye belirtti.) Aynı zamanda, en son nesil çiplerin güç taleplerini karşılayamayacak durumda olan birçok veri merkezi boş duruyor.

Nvidia ve OpenAI olabildiğince hızlı ilerlerken, elektrik şebekesi ve inşaat çevresi her zamanki gibi aynı hızda ilerliyor. Bu da her şey doğru gitse bile pahalı darboğazlar için birçok fırsat bırakıyor.

Bu konuyu daha derinlemesine ele aldığımız bu haftaki Equity podcastini aşağıda dinleyebilirsiniz.

World EDU Türkçe Editör

General Editor - Soru ve Eleştirileriniz için İLETİŞİM kısmından bağlantı kurabilirsiniz.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu