Sonsuz kaydırılan iş ilanları ve yapay zeka tarafından kitleler halinde başvuran sahte adayların sayısındaki artış, iş arama deneyimini oldukça karmaşık hale getirdi. İlanlar farklı platformlarda sürekli olarak yayınlanıp tekrar paylaşılıyor, başvurular ise çoğu zaman yanıtsız kalıyor; bu da her iki tarafta da bir spam benzeri aktivite patlamasına yol açıyor.
Matt Wilson, Londra merkezli bir girişimci olarak, “LinkedIn’e bir iş ilanı koyduğunuzda, ilk altı saat içinde 1,000 kişi başvurabilir,” diyor. “Bazı şirketler, bu başvuruları bile incelemiyor çünkü gürültü/işaret oranı çok düşük.”
Wilson’ın yeni çözümü Jack & Jill; bu platform, iş alım sürecini baştan aşağıya yeniden tasarlamak için konuşma tabanlı yapay zekasını kullanıyor. Şirket, Creandum liderliğindeki 20 milyon dolarlık tohum yatırımını duyurdu ve şu anda Londra’da 50,000 kullanıcıya ulaşmış durumda. Wilson, bu finansmanı ABD pazarına açılmak ve Jack & Jill’ı bir üst seviyeye taşımak için kullanmayı planlıyor.
Wilson, “LinkedIn ve Indeed’in ortaya çıkışından bu yana iş bulma yöntemlerinde büyük bir değişim olmadı,” diyor. Onun bahsi geçen yatırımı, yapay zeka sohbet botlarının dünya genelinde iş yerlerini değiştirmesiyle, iş süreçlerini yeniden şekillendirmek için uygun bir zaman olabileceğini gösteriyor.
İsimlerinden de anlaşılacağı gibi, Jack & Jill iki parçadan oluşuyor. Platformun “Jack” kısmı, başvuran tarafını yönetiyor ve kullanıcılara 20 dakikalık, yapay zeka destekli bir profil mülakatı sunarak, çevrimiçi veritabanlarından seçilmiş rol listeleri sağlıyor. Buradan sonra, Jack, sahte mülakatlar veya daha kapsamlı profesyonel koçluk için kullanılabiliyor. “Jill” ise işverenlerle çalışarak, belirli bir rol için bir profil oluşturuyor ve gereksinimlerine uygun adayları öne çıkarıyor. LinkedIn gibi, her iki tarafın da uygulamalarında aktif bir varlık sürdürmesi hedefleniyor, böylece uygulama gerektiğinde oyuncuları sahaya geri çekebiliyor. Hizmet, başarılı her işe alım için standart bir komisyon alıyor ve platformun kapsamı genişledikçe Wilson, Jack & Jill’ın her iki taraf için de vazgeçilmez hale gelmesini umuyor.
Bu, basit bir AI ile süslenmiş standart bir işe alım sistemi gibi gelebilir, ancak Wilson, konuşma tabanlı sohbet botlarının basit bir eşleştirme algoritmasından çok daha önemli olduğunu düşünüyor. Mülakat sürecini sohbet botları etrafında inşa ederek, ilanlar ve özgeçmişler arasındaki sonsuz kaydırmanın yerine ölçeklenebilir bir alternatif bulduğuna inanıyor.
Dünya genelinde, özellikle de Çin’de, birçok çok uluslu şirketin yerel pozisyonlar için ilk tur mülakatlarını yürütmek amacıyla yapay zeka sistemlerini kullandığı giderek yaygınlaşıyor. Ancak, bir yapay zeka işe alım yöneticisiyle sürpriz bir mülakat, rahatsız edici görünse de Wilson, Jack & Jill’ın yaklaşımının iş yerleştirmeye daha fazla zeka kazandıracağını umuyor.
Wilson, “Çalıştığımız şirketlere ve bunun tersine, eşleştirilme şeklimiz son derece verimsiz,” diyor. “Daha iyi bir işte olabilecek milyarlarca insan var. Bu, üzerinde çalışmaya değer bir misyon.”
