Teknoloji

İnkaların Gizemli 5.200 Çukurlu Yapısı: Monte Sierpe Eski Çağın Blockchain’i miydi?

600 Yıllık Sır: 5.200 Çukurlu Gizemli Alan

Peru’daki Monte Sierpe bölgesinde yer alan, yaklaşık 1,6 kilometre boyunca uzanan ve toplam 5 bin 200 çukurdan oluşan yapı, neredeyse 600 yıldır gizemini koruyordu.

1933’te havadan çekilen fotoğraflarla akademik dünyanın dikkatini çeken bu sıra dışı alanın amacı için yıllar boyunca pek çok teori ortaya atıldı. Savunma hattı, su toplama sistemi, tarımsal teraslar, mezarlık, jeoglif ya da madencilik altyapısı gibi farklı açıklamalar gündeme geldi.

Resmi açıklama gelmeyince, zamanla uzaylılar ile ilişkilendiren spekülatif ve bilim dışı iddialar bile ortaya atıldı.

Çözüm Dijital Arkeologlardan Geldi

Geçtiğimiz hafta hakemli bilimsel dergi Antiquity’de yayımlanan yeni bir çalışma, Monte Sierpe’nin gizemine güçlü bir yanıt sundu. Dijital arkeologlardan oluşan araştırma ekibi, bu devasa çukur dizisinin aslında bir hesaplama ve ticaret sistemi olarak kullanıldığı sonucuna vardı.

Çalışmanın başyazarı Jacob Bongers, kaleme aldığı analiz yazısında, Monte Sierpe’nin başlangıçta bir takas pazarı işlevi gördüğünü, daha sonra ise İnka İmparatorluğu döneminde (yaklaşık 1400–1532) yerel halktan vergi toplamak için kullanılan büyük ölçekli bir muhasebe aracına dönüştürüldüğünü belirtiyor.

İnka İmparatorluğu İçin Dev Bir Kayıt Defteri

Bongers, bu çarpıcı yapıyı günümüz diliyle şöyle tarif ediyor:

“Monte Sierpe’deki bu tepecik, İnka İmparatorluğu için devasa bir elektronik tablo gibi çalışıyordu.”

Her bir çukurun belirli bir işleve sahip olacak şekilde düzenlenmiş olması, yapının rastgele değil son derece planlı ve sistematik tasarlandığını gösteriyor. Bazı araştırmacılar bu nedenle burayı antik bir defter yani kapsamlı bir kayıt sistemi olarak yorumluyor.

Bongers, bulguların önemini şu soruyla özetliyor:

İnka İmparatorluğu, devasa toplulukları para ve yazılı kayıt olmadan nasıl yönetti? Monte Sierpe bize bu sorunun cevabını veriyor.”

Bu çalışma sayesinde, And uygarlıklarının paraya ve klasik yazı sistemlerine ihtiyaç duymadan yüz binlerce insanı nasıl organize edebildiğine dair büyük bir boşluk da önemli ölçüde doldurulmuş oldu.

Antik Bir “Blok Zinciri” Mantığı mı?

Monte Sierpe’deki çukurların son derece düzenli dizilimi ve her birinin özel bir kayıt birimini temsil ettiği düşüncesi, bazı bilim insanlarının bu yapıyı günümüzün blok zinciri (blockchain) teknolojisiyle karşılaştırmasına yol açtı.

Nasıl ki modern blockchain sistemlerinde her blok, doğrulanabilir ve zincirin bir parçası olan bir kayıt birimini temsil ediyorsa, Monte Sierpe’deki her çukur da ardı ardına gelen, belirli bilgileri içeren birer fiziksel kayıt noktası gibi işliyor olabilir.

Bu açıdan bakıldığında, Monte Sierpe’nin, merkezi bir otoriteye bağlı olmadan işleyen, oldukça gelişmiş bir kayıt ve denetim mekanizması sunduğu düşünülüyor. Elbette bu benzetme, teknolojik anlamda bire bir bir eşleştirme değil; ancak mantık düzeyinde benzer bir işleyişten söz edilmesi dikkat çekiyor.

Blockchain Nedir, Nasıl Çalışır?

Günümüzde sıkça duyduğumuz blockchain (blok zinciri), verilerin güvenli ve şeffaf biçimde kaydedilmesini sağlayan dağıtık bir kayıt teknolojisi olarak tanımlanıyor.

Bloklar ve Zincir Yapısı

Blockchain sisteminde, veriler blok adı verilen parçalara ayrılır. Her blokta:

  • Önceki bloğun özet değeri (hash),
  • İlgili işlem kayıtları,
  • Ve bir zaman damgası bulunur.

Bu yapıda her blok kendinden öncekine kriptografik yöntemlerle bağlanır ve böylece bir zincir oluşur. Zincirde geriye dönük bir değişiklik yapılmak istendiğinde, tüm blokların yeniden hesaplanması gerektiği için veriler neredeyse değiştirilemez hale gelir.

Merkezi Olmayan Güven

Blockchain’in en önemli özelliklerinden biri, verilerin tek bir sunucu yerine milyonlarca cihazda tutulan kopyalarla saklanmasıdır. Bu sayede:

  • İşlemler, ağdaki katılımcılar tarafından doğrulanır,
  • Herhangi bir merkezi otoriteye ihtiyaç kalmaz,
  • Manipülasyon ihtimali ciddi ölçüde düşer.

Blockchain bugün en çok kripto para birimlerinin altyapısı olarak bilinse de, tedarik zinciri yönetimi, oy sistemleri, finans, sağlık ve kimlik doğrulama gibi birçok alanda kullanılabilen devrim niteliğinde bir teknoloji olarak görülüyor.

Antik Yapıdan Dijital Çağa Uzanan Fikir

Monte Sierpe’nin sırlarının çözülmesi, insanlığın kayıt tutma ve veri organize etme konusundaki yaratıcılığının ne kadar eskiye dayandığını gösteriyor. İnka toplumunun, yazı ve para kullanmadan, çukurlarla kurduğu bu muazzam sistem; bugün dijital dünyada geliştirilen blockchain gibi teknolojilerle zihinsel bir paralellik kurmamıza da izin veriyor.

World EDU Türkçe Editör

General Editor - Soru ve Eleştirileriniz için İLETİŞİM kısmından bağlantı kurabilirsiniz.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu