Bilinçsiz Uygulama İzinleri Siber Güvenliği Tehdit Ediyor

Uygulama mağazaları, App Store ve Google Play’de milyonlarca seçenek sunuyor. Kullanıcılar, bu platformlardan indirdikleri bankacılık, sosyal medya gibi çeşitli uygulamaları aktif olarak kullanıyorlar.
Uygulamaları indirirken verilen izinler, uygulama geliştiricilerine cihazınızdaki birçok veriye ve işlevselliğe erişim sağlıyor.
Her ne kadar bu izinler uygulamaların çalışması için gerekli olsa da, bunların dikkatli bir şekilde kontrol edilmesi kullanıcıların güvenliğini artırıyor. Bilinçsizce verilen izinler, çeşitli riskleri beraberinde getiriyor.
Güvenilir uygulamaların yanı sıra, uygulama mağazalarında birçok kötü amaçlı uygulama da bulunuyor. Dolandırıcılar, bu uygulamalar aracılığıyla kullanıcıların kişisel verilerini çalabiliyor ve finansal kayıplara neden olabiliyor. Ayrıca, rehberlerindeki kişilere istenmeyen mesajlar gönderebiliyorlar.
Bu nedenle, kullanıcıların indirdikleri uygulamalara ve verdikleri izinlere dikkat etmeleri büyük önem taşıyor.
Uygulama İzinlerinin Tutarlılık Kontrolü
Uygulamalar, kullanıcının konum bilgisi, kamera, mikrofon ve fotoğraflar gibi birçok veriye erişim sağlayabiliyor. Bu izinler, uygulama ilk indirildiğinde kullanıcı onayına sunuluyor. Kullanıcılar, bu izinleri uygulamayı indirdikten sonra ayarlar menüsünden de yönetebiliyor.
Siber dolandırıcılığa yönelik uygulamalar genellikle gereksiz izinler talep ediyor. Örneğin, konum verisine ihtiyacı olmayan bir uygulama, kullanıcının konumuna erişim isteyebiliyor. Bu noktada, kullanıcıların indirdikleri uygulama ile izinler arasındaki tutarlılığı kontrol etmeleri gerekiyor.
Ayrıca, uygulamaların güvenilir kaynaklardan indirilmesi, geliştirici bilgilerine bakılması ve kullanıcı yorumlarının incelenmesi de son derece önemlidir.
Resmi uygulama mağazaları dışında uygulama yüklemekten kaçınmak, işletim sistemini güncel tutmak ve güvenilir anti-virüs yazılımları kullanmak, riskleri azaltmaya yardımcı olacaktır.
Kötü Amaçlı Uygulamalar Milyonlarca Kullanıcıyı Hedef Alıyor
Uygulama mağazalarındaki zararlı uygulamalar tespit edildikten sonra kaldırılsa da, uzun süre erişime açık kalabiliyor.
Örneğin, geçen ay Google Play’de 331 kötü amaçlı uygulamanın toplamda 60 milyon indirme sayısına ulaştığı belirlendi.
Sağlık takibi, QR tarayıcı, not alma aracı ve batarya optimizasyonu gibi birçok kategoride sunulan bu uygulamalar, kullanıcıları siber dolandırıcıların hedefi haline getiriyor.
Google, geçtiğimiz yıl Google Play’de zararlı uygulama yayınlamaya çalışan 158 binden fazla kötü amaçlı geliştiricinin hesabını kapattı ve 2 milyondan fazla kuralları ihlal eden uygulamanın yayınlanmasını engelledi.
Bunun yanı sıra, bilinçsizce indirilen uygulamalar ve verilen izinler, yalnızca siber güvenliği tehdit etmekle kalmıyor, aynı zamanda cihaz performansını da olumsuz etkiliyor. Sürekli konum takibi yapan ve arka planda veri alışverişi gerçekleştiren uygulamalar, cihazı yavaşlatabiliyor ve pil ömrünü kısaltabiliyor.
Gereksiz veri kullanımı yapan uygulamalar, kullanıcının internet kotasını hızla tüketmesine yol açabiliyor.