Haber

Konkordato Başvurularındaki Artış, İstihdamı Tehdit Ediyor

Türkiye, son dönemlerdeki ekonomik dalgalanmalarla hem günlük yaşamını hem de uzun vadeli ekonomik beklentilerini zorlu bir süreçten geçiriyor. Bu dalgalanmalar, finansal piyasalarda da kendini gösteriyor. Özellikle, altın fiyatları, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz indirimine dair artan beklentileriyle son dört ayın zirvesine ulaşmış durumda. Spot altının ons fiyatı %0,9 artarak 3.473 dolara, ABD altın vadeli kontratları ise %0,8 değer kazanarak 3.543,70 dolara yükseldi. Gümüş fiyatları da ons başına 40 doları aşarak 2011’den bu yana en yüksek seviyesine ulaştı.

İSTİHDAM RİSKİ

Reel sektördeki zorlukların bir yansıması olarak konkordato başvurularında kayda değer bir artış yaşanıyor. 2025’in ilk sekiz ayında yapılan başvurular, 2024’ün tamamını geride bıraktı. Şirketlerin borç ödeme kabiliyeti giderek zorlanıyor, finansal yükümlülüklerini yerine getirmekte güçlük çekiyorlar. Bu durum sürdüğü takdirde, istihdam kayıplarını artırabilir ve bankacılık sektöründe sorunlu kredi oranlarını yükseltebilir.

EKONOMİK DARALMA OLASILIĞI

Citigroup’un raporu, Türkiye ekonomisinin 2025’in ikinci yarısında daralma sürecine girebileceğini öngörüyor. Raporda, “ılımlı daralmalarla birlikte hafif bir resesyon” beklentisi vurgulanıyor. Üçüncü ve dördüncü çeyreklerde büyümenin negatif seyredeceği, yıllık bazda ise sınırlı pozitif büyüme ile 2025’in kapanacağı tahmin ediliyor. Risklerin aşağı yönlü olduğu ve daralmanın daha derin olma ihtimalinin göz ardı edilemeyeceği belirtiliyor.

Konkordato Başvurularındaki Artış, İstihdamı Tehdit Ediyor - Resim : 1
Altın ve gümüş rekor kırarken, iç talep zayıf ve ihracat daralıyor. Citigroup, Türkiye’nin 2025’in ikinci yarısında hafif bir resesyona gireceğini öngörüyor.

REKOR DÜZEYLER

Analistlere göre, Türkiye ekonomisi 2025’in ikinci çeyreğinde güçlü bir büyüme sergilemiş gibi görünse de, manşet rakamların ardında ciddi kırılganlıklar mevcut. Gıda fiyatlarındaki hızlı artış, vatandaşların yaşam maliyetini artırırken; tekstil ve hazır giyim sektöründeki kapanmalar ile ihracattaki daralma ekonomik büyümenin sürdürülebilirliğini tehdit ediyor. Finansal piyasalar dalgalı, altın ve gümüş fiyatları rekor seviyelere ulaşmış durumda. İç talep baskı altında, dış talep ise riskli ve yatırımlar sınırlı.

YAPISAL SORUNLAR

Citigroup’un öngörüsü, 2025’in ikinci yarısında hafif bir resesyonun olası olduğunu gösteriyor. Bu durum, politika yapıcıların zor bir denge kurmasını gerektiriyor. Türkiye ekonomisi, önümüzdeki dönemde hem içerideki finansal koşullara hem de küresel talep dinamiklerine karşı hassas bir süreçten geçiyor. Manşet büyüme rakamlarının ötesine bakmak, yapısal sorunları görmek ve etkili politikalar geliştirmek artık kritik bir zorunluluk.

World EDU Türkçe Editör

General Editor - Soru ve Eleştirileriniz için İLETİŞİM kısmından bağlantı kurabilirsiniz.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu