Yapay zekânın iş gücü üzerindeki etkileri giderek daha belirgin hale geliyor. Perplexity adlı yapay zekâ girişiminin CEO’su Aravind Srinivas, yakın gelecekte işe alım uzmanları ve yönetici asistanlarının yerini tamamen yapay zekâ ajanlarının alacağını belirtiyor. Bu dönüşümün temelini, şirketin geliştirdiği yeni tarayıcı teknolojisi oluşturuyor.
Srinivas’ın açıklamaları, özellikle Comet adlı yapay zekâ tarayıcısının yetenekleri etrafında şekilleniyor. Kullanıcıların yalnızca bir komutla tüm iş akışını devredebileceği bu sistem, bilgi işçileri için büyük bir değişimin habercisi olabilir. CEO’ya göre bu teknoloji, klasik tarayıcıların ötesinde, bir tür dijital işletim sistemi gibi işlev görecek.
Yapay Zekâ Süreçleri Tamamen Üstlenebilir
Comet’in amacı sadece bilgi aramak değil; karmaşık görevleri baştan sona otomatikleştirmek. Örneğin, bir işe alım sürecinde belirli geçmişe sahip adayları listelemek, iletişim bilgilerini toplamak, kişiselleştirilmiş e-postalar hazırlamak ve görüşmeleri planlamak gibi adımlar tamamen yapay zeka tarafından gerçekleştirilebilecek.
Benzer şekilde, bir yönetici asistanının iş tanımında yer alan görevler de bu teknoloji sayesinde tarihe karışabilir. Gmail ve Google Takvim gibi platformlara güvenli erişim sağlayan sistem, takvim çakışmalarını tespit ederek toplantıları düzenleyebilir ve kullanıcıya yalnızca bilgilendirme sunabilir.
Altı Ay İçinde Her Şey Değişebilir
Henüz bu seviyeye tam olarak ulaşılamamış olsa da, Srinivas çok yakın bir zaman diliminden bahsediyor. Ona göre, GPT-5 ve Claude 4.5 gibi yeni nesil yapay zeka modelleri, mevcut tüm engelleri ortadan kaldıracak. Bu durum, altı ay ila bir yıl içinde bu sistemlerin tüm ofis görevlerini devralabileceği anlamına geliyor.
Bu iddialar, özellikle işe alım ve idari görevlerde çalışan beyaz yakalılar için bir uyarı niteliği taşıyor. Zira bu pozisyonların otomasyonla ciddi şekilde dönüşeceği ve bazı rollerin ortadan kalkabileceği artık bir bilim kurgu değil, yakın gelecek olarak değerlendiriliyor.
Tarayıcı Değil, Yeni Bir İşletim Katmanı
Comet, yalnızca bir tarayıcı olarak değil, dijital dünyada yeni bir katman olarak konumlandırılıyor. Srinivas, bu teknolojiyi “arka planda sürekli çalışan bir işletim sistemi gibi” tanımlıyor. Kullanıcı, birden fazla görevi Comet’e devrederek kendi zamanını daha verimli kullanabilecek.
Bu yeni yapı sayesinde işler artık “girdilerle” değil, hedeflenen çıktılarla tanımlanacak. İnsan rolü ise görevleri yapmak değil, onları tanımlamak ve yönlendirmek olacak. Bu durum, üretkenlik anlayışında köklü bir değişimi beraberinde getiriyor.
Verimlilik mi, Kitlesel İşsizlik mi?
Srinivas, bu dönüşümün insanlara daha fazla boş zaman kazandıracağını ve insanların bunu eğlenceye ya da kişisel gelişime ayıracağını savunuyor. Ancak bu iyimser tablo, ciddi bir istihdam sorunu gerçeğini de göz ardı ediyor. Milyonlarca kişinin yaptığı işler, artık tek bir komuta dönüşebilir.
Bazı çalışanlar “AI yöneticisi” gibi yeni rollere geçiş yapsalar bile, bu teknolojik dönüşüm birçok kişinin iş güvenliğini tehlikeye atıyor. Yapay zekânın yükselişi, yalnızca teknik değil, sosyal ve ekonomik alanlarda da önemli sonuçlar doğurabilir.
