
Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılan duruşmada, sanıklar Ahmet ve ağabeyi Yusuf Baykara, cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi aracılığıyla katılım sağladı. Sanıkların avukatları ise duruşma salonunda yer aldı.
Cumhuriyet savcısı, dosyadaki birleşen iddianame üzerinden esas hakkındaki mütalaasını tekrar ederek, sanıkların Suriye’de Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK) yönelik bombalı saldırılarda bulunduğunu ifade etti.
Savcı, sanıkların “devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma” suçundan ağırlaştırılmış müebbet, ayrıca bir uzman çavuşun yaralandığı ikmal konvoyuna yönelik bombalı saldırı nedeniyle de “kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle öldürmeye teşebbüs” suçundan 20’şer yıla kadar hapis cezası talep etti.
Ahmet Baykara, savunmasında El Kaide ile bir bağlantısının bulunmadığını öne sürerek, “Eylem ve saldırı planım yoktu. Suriye’ye sadece yardım amacıyla gitmiştim. Mütalaayı kabul etmiyorum, tahliyemi ve beraatimi talep ediyorum.” dedi.
Ağabey Yusuf Baykara da Suriye’ye insani yardım için gittiğini savunarak beraat talep etti.
Savunmaların ardından mahkeme heyeti, sanıkları “devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma” suçundan müebbet hapis cezasına çarptırdı. Ayrıca, “kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle öldürmeye teşebbüs” suçundan ise her birine 11 yıl 8 ay hapis cezası verdi ve tutukluluk hallerinin devamına karar verdi.
MİT’in Afrika ve Adana’daki Operasyonu
Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) tarafından yürütülen istihbarat çalışmaları sonucunda, terör örgütü El Kaide üyesi Ahmet Baykara’nın Suriye’nin İdlib bölgesinde TSK üslerine ve konvoylarına yönelik eylemlerde yer aldığı tespit edilmişti. Baykara, TSK’ya yönelik birçok eylemin planlayıcısı ve uygulayıcısıydı. MİT, Baykara’nın Afrika’ya kaçtığını belirleyerek, 15 Ekim 2024’te onu bir Afrika ülkesinde yakaladı. Hakkında devam eden soruşturma kapsamında Adana’ya getirilen Baykara’nın, Suriye’de birlikte eylemler gerçekleştirdiğini itiraf eden ağabeyi Yusuf Baykara da düzenlenen operasyonda yakalanmıştı.
Her iki kardeş, 17 Ekim 2024’te tutuklandı ve “devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle dava açıldı. Ayrıca, Suriye’de 30 Ocak 2018’de bir uzman çavuşun yaralandığı TSK ikmal konvoyuna yönelik bombalı saldırı nedeniyle de her biri için 20 yıla kadar hapis cezası talep eden birleştirilmiş iddianame, 25 Temmuz’da 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.