Teknoloji

‘Yanlıştı ama kaçınılabilirdi’: Colin Angle, iRobot’un iflası, FTC incelemesi ve iptal olan Amazon anlaşması

Roomba robot görüntüsü

iRobot’un çöküşü ve Angle’ın değerlendirmesi

iRobot’un Chapter 11 iflas başvurusu, markanın 35 yıllık serüveninin ve 50 milyondan fazla satılan Roomba’nın ardından beklenmedik bir dönemeç oldu. Şirketin kurucusu Colin Angle, bu çöküşü büyük ölçüde önlenebilir düzenleyici engellere bağlıyor. Angle’a göre, hedeflenen sonuç tüketiciye daha fazla yenilik ve seçenek sunmaktı; fakat süreç şirketin operasyonlarına ağır darbe vurdu.

Amazon anlaşmasının iptali: ne oldu?

Amazon’un iRobot’u 1,7 milyar dolarlık satın alma planı, yaklaşık 18 aylık bir inceleme sürecinin ardından iptal edildi. Angle, hem ABD’deki FTC hem de Avrupa düzenleyicilerinin süreci uzatmasının şirketin faaliyetlerini zayıflattığını, sonucun ise tüketiciler ve girişimcilik ekosistemi için olumsuz olduğunu söylüyor.

Süreç nasıl ilerledi?

Angle, inceleme sürecinin şeffaflık ve hız eksikliği yüzünden zarar verdiğini belirtiyor. Normalde haftalar sürmesi beklenen bir incelemenin bir buçuk yıl sürdüğünü; on binlerce belge üretildiğini, hem iRobot’un hem de Amazon’un yüksek maliyetlerle hukuk ve ekonomi ekipleri barındırmak zorunda kaldığını anlatıyor. Bu yoğunluk şirketin günlük operasyonlarını ve stratejisini ciddi şekilde etkiledi.

FTC’nin tutumu ve girişimci algısı

Angle, FTC ofislerindeki inceleyicilerin kapılarında engellenen anlaşmaların basılı çıktılarının “ödül” gibi sergilendiğini görmenin kendisini derinden rahatsız ettiğini söylüyor. Bu yaklaşımın, birleşme ve satın almaların yarattığı değer ile yeniliğe katkısını göz ardı ederek girişimcilerde ve yatırımcılarda soğumaya yol açtığını belirtiyor.

M&A riskinin girişimcilik ekosistemine etkisi

Angle’a göre düzenleyici belirsizlikler, çıkış beklentisini riske atıyor. Bu durum yatırım iştahını, değerlemeleri ve yeni şirket kuruluş hızını etkiliyor. Kendisi yeni bir şirket kurmuş bir girişimci olarak bu deneyimin strateji ve çıkış planlarına doğrudan yansıdığını vurguluyor.

iRobot’un erken yılları ve teknolojik yolculuk

iRobot, akademik bir laboratuvardan doğdu; Rod Brooks gibi isimlerin geliştirdiği yapay zekâ yaklaşımlarıyla düşük maliyetli robotlar hedeflendi. Şirketin geçmişi Mars görevlerine katkı, savaş alanında kullanılan PackBot, Deepwater Horizon ve Fukushima gibi insani krizlere müdahaleler gibi önemli uygulamalar içeriyor. Angle, bu çalışmaların şirket kültürünü ve misyonsal yaklaşımını biçimlendirdiğini söylüyor.

Roomba nasıl doğdu?

Kuruluşun 12. yılında, mütevazı bir bütçeyle başlanan denemeler Roomba’ya yol açtı. İlk üretim ve lansmanlar, beklenmedik medya ilgisi sayesinde hızla tüketime dönüştü; ancak üretim planlaması hataları şirketi kısa süreliğine zora soktu. Ardından gelen viral anlar ve büyük kampanyalar satışları katladı ve Roomba’yı tüketici dünyasında güçlü bir marka haline getirdi.

Teknoloji tercihleri: Görüntü tabanlı navigasyon neden tercih edildi?

Angle, iRobot’un lidar (lasar) yerine görüntü tabanlı navigasyona yatırım yapmasını stratejik bir tercih olarak savunuyor. Ona göre lidar, bazı problemlere pratik çözüm sunsa da robotun ev içindeki durumsal farkındalığını sağlamada sınırlı kalıyor. Görüş tabanlı sistemlerin daha ileri anlayış ve öğrenme sunduğunu; bu sayede robotun sadece harita yapmak değil, gerçekten zemini temizlediğini değerlendirebileceğini belirtiyor.

Ayrıca Çinli rakiplerin daha düşük maliyetli ve farklı stratejilerle pazara girdiğini, iRobot’un Çin pazarından dışlanmasının da rekabeti zorlaştırdığını ifade ediyor.

Girişimcilere dersler

Angle’ın diğer kuruculara tavsiyeleri özlü: Pazarın ve tüketicinin ihtiyaçlarını iyi anlayın, yarattığınız değer maliyetin üzerinde olmalı. Robotik projelerinde teknoloji tutkusu ile pazar ihtiyacı arasındaki dengeyi kurmak çok önemli. Robotik bir araç kutusutır; önce çözülmesi gereken problemi netleştirin, sonra teknoloji seçin.

Yeni girişim: İnsan-robot etkileşimine odaklı bir yaklaşım

Angle’ın yeni şirketi hâlâ gizlilik aşamasında, ancak tüketici odaklı ve insan etkileşimine dayalı robotlar üzerine çalıştığını söylüyor. Amaç, tamamen insan düzeyinde olmayan ama yeterli duygusal ve sosyal anlayışa sahip robotlar geliştirmek; bunları özellikle sağlık ve iyi yaşam uygulamalarında kullanmak. Bu yeni yön, Angle’ın “vaadedilen robotları” gerçeğe dönüştürme tutkusunu sürdürüyor.

Colin Angle’ın anlatımı röportajdan derlenmiştir. Düzenlemeler içerik ve akıcılık amacıyla yapılmıştır.

World EDU Türkçe Editör

General Editor - Soru ve Eleştirileriniz için İLETİŞİM kısmından bağlantı kurabilirsiniz.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu