Nükleer Şirket, Dev Reaktör Alanları Geliştirmek İçin 46 Milyon Dolar Topladı

The Nuclear Company, yeni nükleer reaktörlerin inşasında geleneksel bir yaklaşım benimsiyor. Yenilikçi bir tasarım geliştirmek ya da daha küçük reaktörleri seri üretmek yerine, mevcut tasarımlar kullanarak bir dizi reaktör geliştirmeyi amaçlıyor.
İki yaşındaki startup, geçen ay Seri A yatırım turunu duyurdu ve bu turda CIV, Goldcrest Capital, MCJ Collective, True Ventures ve Wonder Ventures gibi yatırımcılar yer aldı. Toplanan miktar açıklanmasa da, TechCrunch, şirketin hedeflenen 51.3 milyon dolardan 46.3 milyon dolar topladığını doğruladı. Detaylar, SEC belgelerinde yayınlandı.
The Nuclear Company, 2023 yılında, eski AppHarvest CEO’su Jonathan Webb, Arcadia CEO’su Kiran Bhatraju ve CIV CEO’su Patrick Maloney tarafından kuruldu. Şirket, zaten işletme izinlerine veya ruhsatlarına sahip alanlara öncelik veriyor. Nükleer Düzenleme Komisyonu’na göre, bu kriterlere uyan 10’dan daha az alan mevcut.
İnşa aşamasına en yakın olan alanlar, her biri 1 gigawatt’tan fazla üretim kapasitesine sahip reaktörleri destekleyebiliyor. Şirket, ilk filosunda toplamda 6 gigawatt geliştirmeyi hedefliyor.
Bu yatırım turu, teknoloji şirketleri ve enerji şirketlerinin veri merkezleri için güç sağlamakta zorlandığı bir dönemde gerçekleşiyor. ABD’deki elektrik talebinin 2029’a kadar %16 oranında artması bekleniyor. Veri merkezleri, bu artışın önemli bir nedeni; elektrik tüketimlerinin on yılın sonuna kadar dört katına çıkabileceği öngörülüyor.
Piyasa koşullarına rağmen, teknoloji şirketleri nükleer startup’lar ve geliştiricilere yönelmeye başladı. Google, 500 megawatt’lık küçük modüler reaktörler (SMR) inşa etmek için Kairos ile iş birliği yaparken, Amazon, X-energy’nin SMR planlarına destek olmak amacıyla 700 milyon dolarlık dev bir yatırım turuna katıldı. Meta, 4 gigawatt’lık üretim kapasitesine sahip projeler için teklifler toplarken, Microsoft, Three Mile Island’daki bir reaktörü yeniden başlatmak için Constellation Energy ile çalışıyor.
Ancak nükleer enerji, beklenen ve beklenmeyen bazı zorluklarla karşı karşıya. Solar enerji, bu zorluklardan biri; teknoloji şirketleri ve veri merkezi işletmecileri, güneş enerjisi santrallerinden kapasite satın alarak önemli anlaşmalar imzaladı. Bu santraller genellikle 24/7 elektrik sağlamak için büyük bataryalarla donatılıyor. Teknolojinin maliyeti düşük ve yeni projeler yaklaşık 18 ayda geliştirilebiliyor.
Nükleer enerji, yakın zamanda başka finansal engellerle de karşılaşabilir. Bu hafta, Temsilciler Meclisi Yollar ve Araçlar Komitesi, Enflasyon İndirimi Yasası kapsamında nükleer enerjiye verilen sübvansiyonları kaldırmayı öneren bir taslak yayınladı. Nükleer santraller, megawatt-saat başına 15 dolara kadar vergi kredisi almaya hak kazanıyor.
Yeni nükleer santrallerin çoğunun, The Nuclear Company‘nın takvimine göre, 2030’ların başına kadar faaliyete geçmesi beklenmiyor. Önümüzdeki beş yıl için tahminlerin büyük farklılıklar gösterdiği göz önüne alındığında, on yıl sonra hizmete girecek büyük nükleer santrallerin sorunlarla karşılaşma riski bulunuyor.