Kaymakamlık önündeki yıkılan üç katlı binada kurtarma çalışmaları devam ederken, deprem sırasında yaşanan korku dolu anlar halk tarafından anlatıldı.
Yusuf Ayhan, depremin etkisiyle evinde televizyon izlerken sarsıntıya yakalandığını ifade etti. Yaşadığı panik anlarını paylaşan Ayhan, “Evdeki televizyon ve sehpa düştü. Eşimle birlikte paniğe kapıldık ve hemen evimizi terk ettik,” dedi.
Ayhan, bu süreçte evlerine girmekte zorluk çektiklerini belirterek, “Enkazın gürültüsü evimize kadar geldi. İçeri girdiğimde her şeyin yerle bir olduğunu gördüm. Televizyon paramparça olmuştu. Böyle bir depremi daha önce yaşamıştım ama bu çok daha şiddetliydi,” ifadelerini kullandı.
Deprem sırasında eczanenin yıkıldığını duyduğunu anlatan Ayhan, “O anda eşimle ayrı yerlerdeydik. Ölümü bile kabullendim, bu çok acı bir durumdu. Neyse ki pazar günü olduğu için eczane kapalıydı, bu büyük bir tehlikeyi önledi. Allah bir daha yaşatmasın,” dedi.
Yıkılan binanın bitişiğindeki apartmanda oturan Ümit Altınok, komşu binanın durumunu görmek için arama çalışmalarına katıldığını dile getirdi. Deprem anında evde çay içtiğini belirten Altınok, “Ablam ve eşimle birlikteydik. Mutfak dolabım ve televizyon ünitem yıkıldı, başka bir hasar yok. Evden inerken dumanlar yükselmeye başladı. O anda üzerimde gömlek yoktu, terliklerim de ayaklarımda değildi,” şeklinde konuştu.
Hasan Demirtaş ise deprem sırasında evin içinde oluşan toz bulutundan çok korktuğunu ifade etti. Kapıyı açmakta zorlandıklarını söyleyen Demirtaş, “Üst kattaki duvarlar göçmüş, ama duruma şükrediyorum. Daha kötü olabilirdi,” dedi.
Kırsal Kızılgür Mahallesi’nde yaşayan Hasan Ali Yaşar, depremin zemin üzerinde yarattığı etkiyi “Adeta beşik gibi sallandık,” diyerek anlattı. Uzun süren sarsıntının ardından telefona ulaşmakta zorluk çektiğini belirten Yaşar, “Korku nedeniyle eve giremedik. Telefonum içeride kalmıştı. Sonrasında girdiğimde telefon odanın ortalarına gelmişti,” dedi.
