Deprem Endişesi: Sarsıntıların Artış Nedenleri

Türkiye, her yıl büyüklüğü 4 ve üzeri olan 1000’den fazla deprem yaşarken, yıl boyunca toplamda 20 bin civarında sarsıntı kaydediliyor. 2024 yılı itibarıyla Türkiye genelinde 32 bin 500 depremin meydana gelmesi ise büyük bir endişe kaynağı oldu. Bu artış, “Endişe etmemiz gerekiyor mu?” sorusunu gündeme taşıdı ve dikkatler, enerji biriktiren riskli fay hatlarına yöneldi. Deprem uzmanları, Bingöl-Yedisu ve Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın Marmara segmentlerinde önemli enerji birikimlerinin olduğunu vurguluyor. Deprem Uzmanı Prof. Dr. Hüsnü Can, Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın Marmara Denizi’nden geçen kısmında enerji birikimi gözlemlendiğini belirterek, “Kuzey Anadolu Fayı ile Doğu Anadolu Fayı’nın birleştiği bölgede de enerji birikimi mevcut. Türkiye’nin her yerinde deprem riski var, belirli bir noktayı işaret etmek oldukça zor. Ege Fayı da göz ardı edilmemeli. Daha önce İzmir’de büyük bir deprem yaşanmıştı,” dedi.

Deprem endişesi! Sarsıntılar neden artıyor? - Resim : 1
İnşaat Mühendisi Cüneyt Tüzün: “Türkiye’de 1900 ile 2017 arasında yaşanan 210 depremde 86 bin 802 kişi hayatını kaybetti. 597 bin 865 konut ağır hasar gördü.”

YEDİSU BÖLGESİNE DİKKAT!

Prof. Dr. Okan Tüysüz (Yer bilimci):

“Normalde Türkiye’de yılda ortalama 25 bin deprem oluyordu, fakat 6 Şubat’taki felaketin ardından bu sayı 75 bine kadar yükselmişti. Şu anda bu sayının giderek azaldığını görmekteyiz; ilerleyen süreçte daha da azalmasını bekliyoruz. Şu an Marmara ve Bingöl Yedisu bölgeleri, 7’nin üzerinde deprem yaratma potansiyeline sahip. Ölçümler, Marmara Denizi’ndeki Kuzey Anadolu Fayı parçasının yılda ortalama 2 cm kadar hareket ettiğini gösteriyor ve Marmara, 7 ve üzeri bir depreme gebe.”

BOŞLUK SÜRESİ DOLDU

Prof. Dr. Cenk Yaltırak (Jeoloji Mühendisi):

“32 bin 500 deprem olması normal; Türkiye, deprem üreten bir coğrafyada yer alıyor. Atmosferik olaylarla depremlerin bir bağlantısı yok. Çok büyük bir buz kütlesinin hızlıca erimesi, yer kabuğunun hareket etmesine neden olabilir, ancak bu olay milyonlarca yıl sürer. Türkiye’de sismik boşluklar var ve süreleri dolmuş durumda. Bu boşluklar, 100 yıl içinde deprem üretecek; ama ne zaman olacağına dair kesin bir tahminde bulunmak mevcut teknoloji ile mümkün değil. Deprem olacak demek, deprem potansiyelinin olduğu anlamına gelir. Marmara’da 7.0 üzerinde deprem olma olasılığı var.”

O bölgelerde enerji birikimi var:

“Türkiye’de sismik boşlukların bulunduğu her alan tehlikeli. Örneğin, Bingöl Yedisu, Marmara, Akdeniz’de Antalya Körfezi ve Kıbrıs’tan İskenderun’a uzanan hat boyunca deprem ihtimali mevcuttur. Sismik boşluklar, tarihte bu bölgelerde büyük depremler yaşandığı ve uzun bir zamanın geçtiği anlamına geliyor. Bu da her an deprem olabileceği gerçeği ile yaşamamız gerektiğini gösteriyor. Tam zamanı bilemesek de risk her zaman mevcut.”

Prof. Dr. Mustafa Erdik: “İstanbul’da depremler 20 milyon yıldır oluyor ancak son 2 bin yıldır kayıtlara geçiyor. İstanbul’da yüzde 50 ihtimalle 200 binadan biri ağır hasar alacak veya çökecek. Yaptığımız her inşaat şartnameye uygun olmalı, bütün binalar elden geçirilmeli, zayıf binalar yeniden yapılmalı.”

FARKLI TAHMİNLER

İstanbul’u etkileyebilecek olası Büyük Marmara Depremine ilişkin uzmanların tahminleri ise şu şekilde:

Prof. Dr. Şerif Barış: “6.7 veya 6.8’lik bir deprem kaos, kargaşa, yıkım ve ölümlere neden olabilir. Sürekli İstanbul’a odaklanılması da üzücü.”

Prof. Dr. Şükrü Ersoy: “Marmara’da, 7.7 büyüklüğünde bir depremin meydana gelmesi mümkün.”

Prof. Dr. Ahmet Ercan: “İstanbul’u etkileyecek büyük depremin 2045’ten önce olması beklenmiyor; bu durum oldukça şaşırtıcı olur.”

Prof. Dr. Şener Üşümezsoy: “İstanbul’da önümüzdeki yıllarda 6.5 şiddetinde bir depremin olma ihtimali %2 civarında.”

Prof. Dr. Sinan Özener: “Tarihsel süreçte 1509’daki deprem 7.4 büyüklüğünde gerçekleşti. O tarihte Marmara Denizi’nde tsunami oluştu ve İstanbul’un kıyı bandında ciddi hasarlar meydana geldi.”

Prof. Dr. Ziyaddin Çakır: “İstanbul’u etkileyen 1912 depreminin bittiği yerden başlayacak yeni bir kırık doğuya doğru ilerlerken yavaşlayıp durabilir; bu, Marmara depremine dair beklenenden daha küçük olma ihtimalini artırıyor.”

Kaynak: Web Özel

Exit mobile version