Türkiye’de Zorunlu Eğitimde Yenilikçi Yaklaşımlar: 4+4+4 Modeli Üzerine Tartışmalar

Türkiye’de eğitimin geleceği hakkında tartışmalar devam ederken, 4+4+4 zorunlu eğitim modeli için alternatif yaklaşımlar gündeme geliyor. Bu alternatifler arasında, lise eğitiminde ilk 3 yılın zorunlu olduğu, son yılın ise üniversiteye hazırlık süreci olarak yapılandırıldığı “3+1 modeli” ile ilk 2 yılın ardından diplomanın verilmesi ve isteyen öğrencilere 2 yıl daha akademik ya da mesleki eğitim sunulmasını öngören “2+2 modeli” öne çıkmaktadır.
Eğitim-Bir-Sen Genel Sekreteri Talat Yavuz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, zorunlu eğitimin bireylerin temel haklara erişimini sağladığını ve toplumsal eşitliği destekleyen bir kamu hizmeti olduğunu vurguladı. Yavuz, eğitim sistemlerinin, toplumların değişen ihtiyaçları doğrultusunda sürekli olarak gözden geçirilmesi gerektiğini belirtti.
Bu anlayışla, sendika olarak 12 yıllık zorunlu eğitim yapısını yeniden değerlendirmek için kapsamlı bir araştırma başlattıklarını dile getiren Yavuz, TBMM tutanakları, eğitim politikaları ve uluslararası raporlar gibi kaynakları inceleyerek mevcut sistemin güçlü ve zayıf yönlerini analiz ettiklerini ifade etti.
Yavuz, “Elde edilen bulgular, eğitimin kalitesini artırmak ve kaynakları daha etkin kullanmak amacıyla zorunlu eğitimin yapısının gözden geçirilmesi gerektiğini göstermektedir.” dedi.
Öğretmenler ve diğer paydaşlarla kapsamlı bir saha araştırması ve anket çalışması yapacaklarını belirten Yavuz, nihai hedeflerinin veriye dayalı ve çözüm odaklı bir model geliştirmek olduğunu vurguladı. Ayrıca, mevcut gündemlerinde, lisenin son yıllarının isteğe bağlı hale geldiği bireyselleştirilmiş ve modüler bir ortaöğretim yapısının kurulması, okul öncesi eğitimin zorunlu ve ücretsiz hale getirilmesi gibi konular yer aldığını kaydetti.
Yıl Bazlı Yapılandırma ve Veri Analizleri
Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Turgay Öntaş, uluslararası karşılaştırmaların eğitim kademelerinde farklı modellerin uygulanabileceğini gösterdiğini ifade etti. Eğitim süresinin nasıl yapılandırılacağına dair kararların ülkenin özgül sosyal, ekonomik ve kültürel bağlamı göz önünde bulundurularak verilmesi gerektiğini belirtti.
Öntaş, “Lisede 2+2 modeli, ilk iki yılı zorunlu ve akademik yeterlilik kazandıran bir yapı olarak tasarlanırken, sonraki iki yılı öğrencilerin yükseköğretime hazırlık veya iş gücü piyasasına geçiş süreçlerine göre esnek biçimde düzenlenebilir.” dedi. Bu modelin etkili bir şekilde uygulanabilmesi için güçlü bir kariyer rehberliği sisteminin geliştirilmesi gerektiğini de sözlerine ekledi.
12. Sınıfın Rolü ve Gelecek Planları
Hacettepe Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. İsmail Hakkı Mirici, Türkiye’nin eğitim sistemini geliştirme çabalarında OECD ülkelerindeki örneklerden yararlanmanın önemine değindi. Lise düzeyinde mesleki ve teknik eğitime daha fazla önem verilmesi gerektiğini vurgulayan Mirici, meslek liselerinden meslek yüksekokullarına sınavsız geçiş projesinin daha planlı bir şekilde gerçekleştirilmesi gerektiğini belirtti.
Prof. Dr. Mirici, “Lise eğitiminin zorunlu olmaktan çıkarılması yerine, mevcut sistemin kalitesini artırmaya odaklanmak daha faydalı olacaktır.” şeklinde konuştu.
Milli Eğitim Bakanı’ndan Açıklama
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, önerilen modeller hakkında yaptığı açıklamada, “Tüm bu tartışmaları titizlikle takip ediyoruz. Üzerinde uzlaşılmış konular olursa, bunları bakanlık olarak değerlendirip karar alabiliriz.” dedi.
Gelecekte Türkiye’nin eğitim sistemi üzerine yapılacak değişikliklerin, öğrencilerin eğitim kalitesini artırmak ve toplumsal eşitliği sağlamak adına büyük önem taşıdığı vurgulanıyor.