İstanbul’da Mattia Ahmet Minguzzi, Ankara’da Hakan Çakır, Balıkesir’de ise Ata Emre Akman… Bu çocukların ortak bir kaderi var; hepsi daha çocuk yaşta hayatlarını kaybettiler. Ancak hepsinin bir diğer ortak noktası, çocuk katillerinin mağdurları olmaları. Hakan Çakır’ın öldürülmesiyle birlikte, Türkiye’deki suça sürüklenen çocuk meselesi yeniden gündeme geldi. Bu çocuklar gerçekten suça sürükleniyorlar mı, yoksa bu yola yönlendiriliyorlar mı? Dizi ve filmlerden mi etkileniyorlar, çetelerin tuzağına mı düşüyorlar? Geçmişteki tinerci çocuklar, günümüzde katil çocuklar mı haline geldi?
Peki, bu çocuklar nasıl bu noktaya geliyor? Çetelerin ve organize suç gruplarının eline nasıl düşüyorlar? En önemlisi ise cezasızlık algısı… Çocukların tetikçi olarak seçilmesinin en büyük sebeplerinden biri bu algıdır. Psikolog/Sosyolog Dr. Serap Duygulu, Haber Global’e yaptığı açıklamada, “Eğer bir birey kendini gerçekleştiremiyorsa, bu çocuklar maalesef çok kolay ulaşılabilir hale geliyor. Artık bu çocuklar saldırganlaşmaya başladı ve biz onlardan korkar hale geldik. Bu çocukları kullanan odakların topluma yönelik oluşturduğu korku imparatorluğu, ‘Yasadışı eylemi yapabiliriz, bize bir şey yaparsanız daha kötüsüyle karşılaşırsınız’ mesajını veriyor” şeklinde değerlendirmelerde bulundu.
YENİ DÜZENLEME YOLDA
Suça sürüklenen çocuk kavramı, Minguzzi cinayetiyle birlikte herkesin aşina olduğu bir terim haline geldi. Anne Yasemin Minguzzi, oğlunun katillerinin çocuklar değil, yetişkin olarak yargılanmasını talep ediyor. Peki, bu mümkün mü? Yasal bir düzenleme gerekli mi, mevcut yasalar yetersiz mi?
Adalet Bakanlığı, konuyu gündeme aldıklarını ve bazı kanunlarda düzenlemeler yapacaklarını açıkladı. Bakan Yılmaz Tunç, 15-18 yaş grubuna yönelik yeni düzenlemelerin gündemde olduğunu belirtti. Avukat Volkan Bahadır ise, “Çocuk suç işleyemez ancak suça itilir mantığıyla bu kavram gelişti. Güçlü bir devletin, güçlü bir yargı ve hukuk sistemiyle kendi gücünü göstermesi gerekiyor. 0-12 yaş arası çocukların ceza sorumluluğu yok; 12-15 yaş arası için ise ciddi ceza indirimleri söz konusu. Ancak 15-18 yaş grubu, en çok suça sürüklenen yaş grubunu oluşturuyor. Eğer 17 yaşında bir çocuk, en üst sınırdan ceza alsa bile bu sadece 24 yıl oluyor; infaz kanununa göre ise en fazla 16 yıl ceza alıyor” dedi.
SUÇA SÜRÜKLENEN ÇOCUK SAYISINDA ARTIŞ
Adalet Bakanlığı’nın adli sicil istatistiklerine göre, suça sürüklenen çocuk sayısı 2023 yılında 452 bin 70 iken, bu sayı bir yıl içinde 483 bin 16‘ya yükseldi. Üstelik bu çocuklar, küçük meblağlarla kandırılmakta. Sosyal medyanın etkisiyle birlikte, ceza almak onlar için bir tür gurur kaynağı haline geliyor. Ceza alan çocuklar, aileleri tarafından yüceltiliyor ve tahliye edildiklerinde meşalelerle karşılanıyorlar.
Ancak ne Ahmet, ne Hakan, ne de Ata Emre Akman… Yitirilen canlar geri gelmiyor. Cezasızlık algısı, anne babaların en büyük korkusu haline gelirken, katillerin pişmanlık duygusunu da ortadan kaldırıyor.
