Teknoloji

Build Mode’un İlk Bölümü: Forethought AI Ürün‑Pazar Uyumunu Müşteriyle Birlikte Nasıl Yakaladı?

Kurucular İçin Yeni Bir Yol Haritası: Build Mode Podcast

Build Mode podcast ve Forethought AI

Yeni girişimcilik podcasti Build Mode’un ilk bölümünde sunucu Isabelle Johannessen, Forethought AI’ın kurucu ortağı Deon Nicholas ile sıfırdan, müşterilerle birlikte ve onlar için kalıcı bir şirket inşa etmenin gerçeklerini masaya yatırıyor.

Podcastin “Product, Meet Market” temalı ilk sezonu, yalnızca klasik anlamda ürün‑pazar uyumu kavramına odaklanmıyor; bir ürünün müşterinin eline nasıl geçtiğini, doğru hedef kitleyi bulmaktan güven inşa etmeye, ilk ivmeyi uzun vadeli büyümeye dönüştürmeye kadar tüm süreci derinlemesine inceliyor.

Hype Değil, Gerçek Sorunlar: Forethought AI Nasıl Yükseldi?

Nicholas, şirketi kurarken en başından itibaren tek bir şeye odaklandıklarını vurguluyor: gerçek problemleri çözmek. Kafasında net bir ilke var: “Asıl inanç müşteriden gelir, yatırımcıdan değil.” Ona göre bir girişimin ivme kazanması için önce müşteriye somut değer sunması gerekiyor; hype, ün ve yüksek değerlemeler ancak bunun ardından gelebilir.

Bu yaklaşım sayesinde Forethought AI, erken dönemde modaya uyan “parlak” özelliklerin peşinden koşmak yerine, kullanıcıların günlük hayatta yaşadığı keskin acı noktalarına odaklandı. Nicholas, ürün‑pazar uyumunun kağıt üzerindeki metriklerden çok, müşterinin ürünü bırakmama isteğiyle ölçüldüğünü hatırlatıyor.

“7 Hata Kuralı”: Mükemmellik Değil, Iterasyon

Kurucunun en dikkat çekici prensiplerinden biri, adını verdiği “7 Hata Kuralı”. Nicholas, girişimcilerin mükemmellik arayışı yerine sürekli deneme ve yinelemeyi benimsemesi gerektiğini savunuyor. Ona göre:

  • İlk denemelerin çoğu başarısız olabilir.
  • Gerçekten “tutan” bir çözüm bulmadan önce birkaç kez yanılmak son derece doğal.
  • Önemli olan, her hatadan sonra ürünü müşterinin geri bildirimiyle yeniden şekillendirebilmek.

Nicholas, “Başarısızlık beklenmesi gereken bir süreçtir; her başarısızlık, ürünü doğru yöne çeviren bir sinyal taşır.” diyerek kurucuları hatalardan korkmak yerine onları bilinçli şekilde kullanmaya çağırıyor.

İdeal Müşteriye Odaklanan İnce Takım

Forethought AI ekibi kurulduğundan bu yana küçük ama çok odaklı kalmayı seçti. Şirket, geniş kitlelere bir anda ulaşmaya çalışmak yerine, önce ideal müşteri profiline odaklanarak ilerledi:

  • Takım, ürün geliştirme sürecinde sürekli olarak “Bu özellik gerçekten müşterinin derdini çözüyor mu?” sorusuna geri döndü.
  • Parlak görünen ancak gerçek sorunları çözmeyen özellikler, bilinçli olarak rafa kaldırıldı.
  • Müşterilerin doğrudan söylemedikleri, satır aralarına gizlenmiş ihtiyaçlar titizlikle analiz edildi.

Nicholas, erken kullanıcıların her zaman açık sözlü olmadığını, çoğu zaman nelerin işlemediğini doğrudan söylemediklerini belirterek, “Kurucular satır aralarını okumayı öğrenmek zorunda” diyor.

TechCrunch Disrupt 2018: Baskı Ocağından Çıkış

Bu zihniyet, Forethought AI’ın kariyerindeki kırılma anının da temelini oluşturdu: TechCrunch Disrupt 2018. Şirket, burada düzenlenen Startup Battlefield yarışmasını kazanarak büyük ses getirdi.

Nicholas, yarışmaya hazırlık sürecini bir tür “dostça baskı ocağı”na benzetiyor. Ekip, sahneye çıkmadan önce mümkün olduğunca çok sayıda ücret ödeyen müşteri kazanmak için adeta bir sprint koşusuna girdi. Odak noktaları, sunum hazırlamaktan çok, ürünün gerçekten kullanıldığını ve değer ürettiğini kanıtlamaktı.

Bu strateji meyvesini verdi. Sahnedeki başarı ve güçlü müşteri referansları, yatırımcı tarafında ciddi bir kaçırma korkusu (FOMO) yarattı. Bunun sonucunda Forethought AI, kısa süre sonra 9 milyon dolarlık Series A yatırım turunu kapatmayı başardı ve erken dönem yapay zeka dalgasının dikkat çeken oyuncularından biri haline geldi.

Hype Değil, Odak: Uzun Ömürlü Şirketin Sırrı

Yatırımcı ilgisi ve medya görünürlüğü hızla artsa da Nicholas, şirketin kalıcı başarısının “fırtına” değil, “odak” sayesinde geldiğini vurguluyor. Ona göre bir girişimi ayakta tutan:

  • Havalı sunumlar ya da coşkulu sahne performansları değil,
  • Müşterilerin ürüne gerçek bağlılığı ve uzun süreli kullanımı.

Bu nedenle Forethought AI, yüksek beklentilerin ve hızlı büyüme baskısının ortasında bile, sürekli olarak şu iki soruya geri dönüyor:

  • Müşteriye şu anda gerçek anlamda ne değer sunuyoruz?
  • Bu değeri nasıl daha tekrarlanabilir ve sürdürülebilir hale getirebiliriz?

Kurucular İçin Dersler: Ürün‑Pazar Uyumu Nasıl İnşa Edilir?

Bölümün sonunda Nicholas’ın kuruculara verdiği mesaj net:

  • İlk günden itibaren müşterinle birlikte inşa et: Ürünü kapalı kapılar ardında geliştirmek yerine, mümkün olan en erken aşamada müşterinin eline ver.
  • Her adımı geri bildirimle doğrula: Varsayımlarla değil, gerçek kullanım verileri ve kullanıcı yorumlarıyla ilerle.
  • Değerlemelere ve hype’a kapılma: Değil kaç yatırımcının ilgilendiği, kaç müşterinin ürünü bırakmadığı önemli.
  • Ürün‑pazar uyumunu mükemmellik değil, tutarlılık belirler: Asıl amaç hatasız bir ürün değil, hedef kullanıcısına sürekli ve ölçülebilir değer sunan bir çözüm oluşturmak.

Build Mode’un Devam Eden Serüveni

Build Mode’un yeni bölümleri her perşembe yayınlanıyor. Program, kuruculara yalnızca ilham vererek değil, aynı zamanda ürün‑pazar uyumu sürecinde uygulanabilecek pratik, taktiksel içgörüler sunarak öne çıkıyor.

World EDU Türkçe Editör

General Editor - Soru ve Eleştirileriniz için İLETİŞİM kısmından bağlantı kurabilirsiniz.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu