Boşanma Halinde Mal Paylaşımı Davası
Mal paylaşım davası, mal rejinin tasfiyesi ya da halk arasında bilinen adıyla “boşanmada mal paylaşımı”, evlilik birliğiyle birlikte eşler arasında kurulmuş olan mal rejiminin tasfiyesi anlamına gelmektedir. Eşler arasında evlilik birliğiyle birlikte kurulan mal rejiminin tasfiyesini konu edinen mal paylaşım davasında eşler birbirlerinden katkı payı alacağı, değer artış payı alacağı ve katılma alacağı gibi farklı bir takım alacak taleplerinde bulunabilmektedirler. Eşler arasında evlilik birliğine uygulanacak olan mal rejimi türlerinden birisi seçilip bu hususta bir sözleşme yapılmamışsa, nikah tarihinde yürürlükte bulunan mal rejimi türü söz konusu olacaktır. Gerek boşanma davası, gerek boşanma davası sonrasında görülecek olan mal paylaşım davasında mutlaka bir boşanma avukatı ile görüşülüp hukuki strateji hazırlanmalıdır, çünkü bu hususlarda yapılacak en ufak bir hata neticesinde, tarafların gelir durumlarına göre on binlerce ya da yüz binlerce ve hatta kimi zaman milyonlarca liralık kayıplar meydana gelebilmektedir.
Ayrıca dava esnasında yani açılmış bir boşanma veya mal paylaşım davası henüz sürmekteyken davanın tarafı olan kişilerden birinin ölümü halinde, ölenin mirasçıları da evlilik birliği içerisindeki mallara edinilmiş mallara katılma rejimi dahilinde ortak olan mirasbırakanın mirasçıları olarak mal rejiminin tasfiyesini talep edebileceklerdir. Bu halde mirasçıların her birinin işinin ehli bir miras avukatı ile görüşmesi de gerekecektir.
Mal rejiminin tasfiyesine ilişkin olarak ilk dikkat edilmesi gereken husus, taraflar arasında kurulmuş olan evlilik birliğinin başlangıç tarihidir. 1 Ocak 2002 tarihinde yeni tarihli Türk Medeni Kanunumuzun yürürlüğe girmesi akabinde evlenen tüm çiftler arasında “edinilmiş mallara katılma rejimi” söz konusu olacaktır. Bu tarihten önce evlenmiş olan çiftler arasında ise eski tarihli medeni kanundan kaynaklı mal ayrılığı rejimi söz konusu olacakken, 1 Ocak 2002 tarihinde yeni kanunun yürürlüğe girmesinden itibaren başlamak üzere bu çiftlerin de arasında edinilmiş mallara katılma rejimi kurulmuş olacaktır. Bu tip detay hususların uzmanlık gerektirdiği de aşikardır. Bu nedenle taraflardan her biri, bulabilecekleri en iyi boşanma avukatı ile görüşüp hukuki çıkarlarını en iyi şekilde korumayı amaçlamalıdır.