Sosyal medyada 12-15 yaş arası çocuklar arasında hızla yayılan “Bayılma Oyunu” (Blackout Challenge), gençlerin sağlığını tehdit eden bir akım haline geldi. Bu tehlikeli oyunda, kişi yere kısa bir süre eğiliyor ve ardından kalktığında boynundaki atardamarlar sıkıştırılıyor. Bu durum, beyne oksijen gitmesini engelleyerek kısa süreli baygınlık yaşanmasına neden oluyor. Gençler, bu akımı sosyal medya platformlarında gülerek paylaşırken, son haftalarda bu oyunun sonucunda beş kişinin hastanelik olduğu bildirildi. Ancak bu akım, yalnızca bayılma değil, aynı zamanda kalıcı beyin hasarı, kalp ritim bozukluğu ve ani ölümler gibi ciddi hayati riskler de taşımaktadır.
BEĞENİ İÇİN YAPIYORLAR
Adli Bilişim Uzmanı Prof. Dr. Ali Murat Kırık, gençlerin bu tür akımlara yönelmesinde sosyal medyanın etkisinin büyük olduğunu vurgulayarak, “Paylaşılan videoların kısa sürede milyonlarca izlenmesi, gençleri benzer içerikler üretmeye teşvik ediyor.” dedi. Ergenlik döneminde risk alma davranışlarının artması, beğeni kazanma arzusu ve arkadaş çevresinde öne çıkma isteği, bu tehlikeli akımların cazibesini artırıyor. Kırık, sosyal medyanın algoritmasının da tehlikeli davranışların görünürlüğünü artırdığını belirtti.
YASALAR CAYDIRICI DEĞİL
Ailelerin yasaklamalar yerine, bu davranışların sonuçlarını açıklamalarının önemine değinen Kırık, “Yasalar ne yazık ki caydırıcı değil.” diyerek, sosyal medya platformlarıyla işbirliği yapılarak zararlı içeriklerin yayılmasının engellenmesi gerektiğini vurguladı. Okullarda düzenlenecek bilinçlendirme programlarıyla gençlere sadece bu akımların değil, genel olarak sosyal medyadaki riskli davranışların zararları anlatılmalı.
KALICI HASAR BIRAKABİLİR
Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Doç. Dr. Aziz Kara, bu tür akımların bazen meydan okuma, bazen de merak ya da akran baskısıyla ortaya çıktığını belirterek, “Bu davranış sonucunda bilinç kaybı, beyin hasarı, nörolojik nöbetler ve ölüm riski bulunmaktadır.” dedi. Ayrıca, baş ağrısı, davranış değişiklikleri ve görme bozuklukları gibi sağlık sorunlarının da yaşanabileceği ifade edildi. Yapılan çalışmalarda, çocukların bu tür davranışlarda bulunmasına neden olan risk faktörleri arasında davranış problemleri ve alkol-madde kullanımı gibi durumlar belirlendi.
SAĞLIK OYUN DEĞİL
Psikolog Özge Öztaşçı, bu akımın en önemli tehlikesinin psikolojik etkileri olduğunu belirtirken, “Bu tür davranışlar, şiddeti ve baskı kültürünü normalleştirir, sınır algısını zayıflatır.” dedi. Bu içeriklerin, diğer çocuklar için model oluşturduğunu ve davranışın taklit edilme olasılığını artırdığını vurguladı. Öztaşçı, yetişkinlerin çocuklara bedenin sınırlarını öğretmeleri gerektiğini ifade etti.
İSPAT ÇABASI
Uzman Klinik Psikolog İnci Nur Ülkü, boyun bölgesinin hayati bir nokta olduğunu belirterek, yapılan baskının beyne oksijen gitmesini engelleyebileceğini, bu durumun ani düşme ve hatta ölüme yol açabileceğini ifade etti. Ülkü, gençlerin kendi sınırlarını keşfetme çabası içinde riskli davranışlara daha açık hale geldiğini ve dışlanmamak için kendi güvenliklerini ikinci plana atabildiklerini belirtti.
Kaynak: Web Özel
