Xiaomi SU7 Ultra’nın Performansı Yeniden Artıyor

Dünyanın en hızlı elektrikli otomobili olarak bilinen Xiaomi SU7 Ultra, kullanıcıların geri bildirimleri doğrultusunda performansını artırmaya başladı. İlk olarak 900 beygir gücüyle piyasaya sunulan araç, bazı kullanıcılar tarafından bu sınırın yazılım kaynaklı olduğu keşfedildi. Bu durum, Xiaomi’nin amiral gemisi olan otomobile ciddi yatırımlar yapan kullanıcılar arasında hayal kırıklığına yol açtı.
Nürburgring Pistinde Rekor Zaman
Üç motorlu sistemi, anlık vites değişimi gerektirmeyen sürüş yapısı ve ayarlanabilir çift odacıklı hava süspansiyonları ile dikkat çeken bu elektrikli sedan, yüksek performansını Nürburgring pistinde de kanıtladı. Ön üretim aşamasındaki bir prototip, 6 dakika 46,874 saniyelik tur süresiyle, 2022 yılında aynı pistte 6 dakika 55,3 saniyelik süreyle rekor kıran Porsche Taycan Turbo GT’yi geride bıraktı.
Yazılım Güncellemesi Sorunları Beraberinde Getirdi
Ancak aracın ticari versiyonundaki HyperOS 1.7.0 yazılım güncellemesi, tam güç çıkışını 900 beygir gücüyle sınırladı ve bu durum kullanıcılar arasında tartışmalara yol açtı. Bu kısıtlama, aracın potansiyel gücünden 648 beygirlik bir kayba neden oldu. Kullanıcıların 1.548 beygir gücünü açabilmesi için resmi süreler içerisinde bir pist turunu tamamlaması gerekiyor. Ayrıca güncelleme ile, trafik ışıklarında ani hızlanmaları önlemek amacıyla kalkış kontrol sistemine 60 saniyelik bir bekleme süresi eklendi.

Üretici ve Kullanıcı Arasındaki Çatışma
Sosyal medya ve forumlarda tepkiler giderek artarken, bazı kullanıcılar bu güvenlik odaklı yaklaşımı desteklerken, diğerleri elektrikli sedanın reklamlarda vaat edilen özelliklerle sunulması gerektiğini savundu. Xiaomi, gelen tepkilerin ardından bu performans sınırlamasını kaldırma kararı aldı. Şirketten yapılan açıklamada, “Topluluğumuzdan gelen geri bildirimlere değer veriyor ve gelecekte daha iyi şeffaflık sağlamayı taahhüt ediyoruz.” denildi.
Performans kısıtlamalarının kaldırılması, Çin’deki otomotiv sektöründe tüketici beklentilerinin şirketlerin kararları üzerinde ne denli etkili olabileceğini gösteriyor. Bu durum, yazılım tanımlı araçların sayısının arttığı günümüzde otomobil üreticileri için yeni zorluklar doğuruyor. Kablosuz güncellemelerle güvenliği artırma çabaları, performans kısıtlamalarına yol açarken, üreticiler ve alıcılar arasında anlaşmazlıklara neden oluyor. Sonuç olarak, gelecekte otomobil üreticilerinin daha dikkatli kararlar alması bekleniyor.