Süleymaniye’deki KYB güçlerinin lideri Bafıl Talabani, Ortadoğu Araştırmalar Enstitüsü (MERI) yıllık zirvesinde yaptığı konuşmada, Suriye’deki güncel durumu değerlendirirken, ‘federasyon’ seçeneğini gündeme taşıdı. Talabani, Irak benzeri bir yol haritası oluşturulabileceğini belirtti ve ABD ile Fransanın bu süreçte arabuluculuk yaptığını ima etti. Bu açıklamalar, Kuzey Irak merkezli Kürtçe yayın organları ve Suriye’deki PYD/YPG çizgisindeki ajanslarda geniş yankı buldu. Güvenlik ve terör uzmanı Coşkun Başbuğ, bu girişimlerin sahada nasıl karşılandığını analiz etti.

KİM BU ARABULUCULAR?
Talabani, SDG ile Suriye hükümeti arasındaki müzakerelerde ABD ve Fransanın rolüne dikkat çekti. Ayrıca, konferansta Suriye’de Kürtler için özerk bir yapı önerisi de gündeme geldi. Kürt çoğunluklu bölgelerde, valilik düzeyinde bir idari yapı oluşturulması ve Kürt dili ile kültürel hakların korunması talep edildi.
AYRI ASKERİ YAPI
Konferansta, Suriye’de Kürtlerin kabul edebileceği bağımsız bir güvenlik kurumunun oluşturulması önerildi. Bu yapının Suriye’nin askeri ve istihbarat yapılarına entegre edilmesi gerektiği belirtildi. Uzmanlar, bunun için kapsamlı bir ‘Suriye ulusal projesi’ başlatılmasının önemine vurgu yaptı ve Irak’taki federal modelin uygun değişikliklerle Suriye için bir yol haritası olabileceğini savundu.
İSRAİL DE ARKASINDA
Güvenlik uzmanı Coşkun Başbuğ, Erbil’deki konferanstan elde edilen bilgileri değerlendirirken, federasyon planlarının ABD, Fransa ve İsrail tarafından uzun süredir gündemde olduğunu ifade etti. Başbuğ, “Suriye’de federasyon, özerklik gibi kavramlar, tesadüfi olarak konuşulmuyor; bu yönde bir yol haritası mevcut” dedi.
HALEP’TE İSRAİL İZİ
Son günlerde Suriye’nin Halep kentinde SDG tarafından gerçekleştirilen saldırılar, İsrail ile ilişkilendirildi. Başbuğ, “İsrail ile birlikte ona destek veren ülkelerin de bu süreçte rol oynadığı bir algı yaratılıyor. Federasyon yönündeki söylemler, laboratuvar ortamında oluşturuluyor” şeklinde konuştu.
SAHADA KARŞILIĞI YOK
Coşkun Başbuğ, federasyon veya özerklik önerilerinin Suriye sahasında karşılık bulmadığını belirtti. “Türkiye ve İsrail’in bu duruma tepkisi ne olacak? Türkiye ve Şam yönetimi, Suriye’nin ulusal bütünlüğü konusunda net bir ortaklık içindeler. SDG’nin bu tür girişimleri, Türkiye ve Suriye tarafından kesinlikle kabul edilmeyecek” dedi.